Ruhban Okulu
Özünde, Aya Triada isminde bir 9. yüzyıl inşası olan bu yapı, zaman içerisinde din adamı yetiştirmek amacı güden bir Rum Ortodoks Ruhban Okulu görevi görmüş; ancak kapatıldığı günden bu yana konferans, sergi ve festival gibi çeşitli etkinliklere ev sahipliği yapıyor.
Heybeliada Ruhban Okulu ne zaman ve nasıl kuruldu?
19. yüzyılda, Fener Rum Patrikhanesi, Ortodoks milletler arasında dini birliği korumak amacıyla bir teoloji okulunun açılmasını gündeme getirdi. 9. yüzyılda yaptırılan Heybeliada’daki Ayia Triada Manastırı, Patrik 4. Germanos tarafından 1 Ekim 1844’de Heybeliada Ruhban Okulu olarak açıldı.
Ortodokslar için önemi nedir?
Ruhban Okulu, Ortodoks âleminde, Atina Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nden sonra kurulan akademi düzeyindeki ilk okul olma özelliği taşıyordu. Tüm Ortodoksların okulu olduğu için ayrı bir anlamı vardı.
Hangi statüde eğitim veriyordu?
Heybeliada Ruhban Okulu açılışından 1923 yılına kadar Yüksek Ortodoks Teoloji Okulu adını taşıdı. 1844-1915 yılları arasında yedi sınıflıydı. Bunların dördünde lise, üçünde teoloji eğitimi veriliyordu. 1915 -1918 yılları arasında Birinci Dünya Savaşı nedeniyle burada da eğitime ara verildi. 1918 -1923 yılları arasında ortaöğretimsiz beş yıllık yüksek okul statüsüne yükseltildi. 1923 -1951 yılları arasında dört yıl ortaokul ve üç yıl teoloji eğitimi, 1951-1971 yıllarında dört yıl lise ve üç yıl teoloji eğitimi verildi.
Okula, yabancı öğretmen ve öğrenci kabul ediliyor muydu?
Okul, Demokrat Parti iktidarının izniyle, 1950- 1964 yıllarında başta Balkan ülkeleri olmak üzere, Mısır, Etyopya, Suriye ve Britanya’dan gelen yabancı öğrencileri kabul etti. Ancak 1964’te güvenlik gerekçesiyle, yabancı öğrenci yasaklandı.
Kaç mezun verdi?
127 yılda 1000’e yakın mezun verdi. Mezunlardan 12’si sonradan İstanbul Ortodoks Patriği oldu, ikisi İskenderiye Patriği, üçü Antakya Patriği, dördü Otosefal Atina Başpiskoposu, biri ise Otosefal Arnavutluk Başpiskoposu seçildi.
Sadece din adamı mı yetişiyordu?
Okulun amacı din adamı yetiştirmekti ancak mezunlarının sadece din adamı olacağı yönünde kesin bir sınır yoktu. Mezunları arasında öğretmen, akademisyen, diş hekimi gibi meslekleri tercih eden çok kişi vardı.
Ne zaman ve neden kapandı?
1971’de Anayasa Mahkemesi tarafından bütün özel yükseköğretim kurumlarının bir devlet üniversitesine bağlanması kararlaştırıldı. Heybeliada Ruhban Okulu da ‘özel yüksekokul’ statüsünde değerlendirildi. Okulun varlığını sürdürebilmesinin ancak Türk üniversitelerinden birisine veya bir ilahiyat fakültesine bağlanarak mümkün olabileceği belirtildi. Patrikhane’nin, okulun Türk üniversitelerine bağlanmasını istememesi üzerine Heybeliada Ruhban Okulu kapatıldı.
Patrikhane, okulun bir üniversiteye bağlanmasına niye karşı çıkıyor?
Patrikhane, okulun ruhani papaz yetiştirmek üzere yatılı bir okul olarak kurulduğunu belirtiyor. Herhangi bir üniversiteye bağlı normal bir tedrisatta, öğrenciler derslerini gördükten sonra okuldan ayrılırsa Ruhban Okulu’nun amacına ulaşamayacağı düşünülüyor. Ruhban Okulu’nda yalnız Ortodoks ilahiyatı okunuyordu. Okulun bir üniversite bünyesine alınması sonucunda Protestanlar, Ermeniler, Katolikler, Süryanilerin de eğitime katılabileceği ve okulda sadece Ortodoks teolojisi verilemeyeceğine yönelik endişeler bulunuyor. Bu nedenle, Patrikhane, hiçbir üniversiteye bağlı olmadan okulun MEB denetiminde açılmasını ve okula yabancı öğretmen-öğrenci alınmasına da izin verilmesini istiyor.
Patrikhane’nin istediği gibi MEB’e bağlı yüksekokul statüsünde açılması için ne tür yasal değişiklikler gerekiyor?
Anayasa’nın 130. maddesi, bilimsel özerkliğe sahip üniversitelerin devlet tarafından kanunla kurulmasını öngörüyor. Aynı maddede ‘Kanunda gösterilen usul ve esaslara göre kazanç amacına yönelik olmamak şartıyla vakıflar tarafından devletin gözetim ve denetimine tabi yükseköğretim kurumları kurulabilir’ deniliyor. Ancak Anayasa’nın 132. maddesinde, ‘Sadece TSK ve Emniyet’e bağlı özel yüksek öğretim kurumları açılabilir’ ifadeleri var. Patrikhane’nin istediği statü için bu maddenin değiştirilmesi gerekiyor.
Okulun Patrikhane’nin istediği statüde açılmasına itiraz nedeni ne?
Okulun, bir üniversite bünyesinde olmadan ‘Ortodoks Teolojisi’ konusunda eğitim vermesinin, Türkiye’deki bazı tarikatların ‘Biz de kendi okulumuzu açalım’ demesine neden olacağı ileri sürülüyor.
MEB ve YÖK’ün yaklaşımı nasıl?
Ruhban Okulu, hükümetin, AB üyeliği çerçevesinde konuyu gündeme getirdiği 2003 yılından itibaren MEB ile YÖK arasında gerginliğe neden oldu. MEB, “Okul, YÖK’e bağlanmalı. Bunun için de 2547 sayılı YÖK Yasası değiştirilmeli. Bizim okulu denetlememiz zor olur” derken dönemin YÖK Başkanı Prof. Dr. Erdoğan Teziç, “YÖK Yasası’nın Atatürk ilkelerine bağlılık gibi temel hükümleri var. Ruhban Okulu’nun bu ilkelere uymasını nasıl sağlayacağız?” itirazıyla, okul üzerinde YÖK otoritesinin kurulamayacağını öne sürmüştü.
Bugüne dek ne formüller düşünüldü?
2004 yılında hükümet tarafından, Ruhban Okulu’nun Milli Eğitim Bakanlığı denetiminde, vakıf bünyesinde iki yıllık önlisans programı şeklinde eğitim verebileceğine ilişkin bir formül geliştirildi. Bunun için yasa değişikliği öngörüldü ancak bir sonuca bağlanamadı. 2005 yılında ise Dişişleri Bakanlığı daha somut bir formül üzerinde durdu. Vakıf bünyesinde ve MEB denetiminde açılması öngörülen okul için Bakanlar Kurulu’nda özel karar alınacaktı. Türkiye ile Yunanistan arasındaki ‘karşılıklılık’ ilkesine göre alınacak karar gereğince, okulun açılması için Yunanistan’a ‘Gümülcine Celal Bayar Lisesi’ndeki Türk öğretmen sayısını artırın’ koşulu sunulacaktı. Ancak bu formül de tutmadı.
KAMPTREK 2 Kas 2020
Bu rotayı takip ettim Daha fazlasını göster
Bilgi
Takip kolaylığı
Manzara
Orta zorlukta
Vapurdan indiğiniz an, deniz sesine karışan Rum müzikleri çalınır kulağınıza Heybeliada'da. İstanbul'a bu denli yakın olup, bir o kadar şehir havasından uzak kalabilen bir sahil kasabasını gezmeye hazırsanız, gelin
mel6677 2 Kas 2020
Bu rotayı takip ettim Daha fazlasını göster
Bilgi
Takip kolaylığı
Manzara
Orta zorlukta
Bir ada insana bir deniz, bir kum, bir de şiir gibi bir gün batımından başka ne sunabilir? İşte Prens Adaları’nın en bakiri Heybeliada, kucakladığı koskoca bir tarih ve muhteşem bir doğayla beklentilerinizden çok daha fazlasını önünüze koyuyor
Sencer Selman 8 Ara 2020
Her seferinde farklı zevk aldığım bir etkinlik
İbrahim Yelmen 8 Ara 2020
Adaların eşsiz güzelliği ile yürümek mavi ve yeşilin bütünleşmesi
Ayla Çalışkan 8 Ara 2020
Bu rotayı takip ettim Daha fazlasını göster
Bilgi
Takip kolaylığı
Manzara
Kolay
İstanbuldan uzaklaşmadan, istanbuldan uzaklaşmak için harika bir rota ;)
ConkerMert 8 Ara 2020
Kaliteli rota
ÇiğdemŞahin 8 Ara 2020
Heybeliada’yı bir de böyle gezin derim. Aklınızda kalan bu gezi olacak
Saffet Sal 8 Ara 2020
Güzeldi
mdurust 9 Ara 2020
Bu rotayı takip ettim Daha fazlasını göster
Bilgi
Takip kolaylığı
Manzara
Kolay
Doğa yürüyüşlerine yeni başlayanlar için, kolay ulaşılabilir, güzel bir rota.
mahmutayan 9 Ara 2020
Bu rotayı takip ettim Daha fazlasını göster
Bilgi
Takip kolaylığı
Manzara
Orta zorlukta
Hafta içi kaçamakları için çok güzel bir rota
erolgeygel 28 Ara 2020
İstanbul'a yakın adalardan en çok sevdiğim ada.
emre_serinyel 26 Kas 2021
Bu rotayı takip ettim Daha fazlasını göster
Bilgi
Takip kolaylığı
Manzara
Kolay
Harika bir rota, bir yanda güzel İstanbul manzarası, bir tarafda da ormanın verdiği huzur, tavsiye ediyorum.